STAT: 17 Eylül
HAKEMLER: Emre Yıldırım, Onur İçyer, Selahattin Abacı
BANDIRMASPOR: Bekir, Onur Bektaş (Dk. 82 Yasin), Ali Kuleli, Oğuz Kocabal, Serkan, Ozan (Dk. 71 Doğan), Ali Serin (Dk. 16 Sertaç), Hacı Mustafa, Oğuz Özden, Celal, Orkun
NAZİLLİ BELEDİYESPOR: Sofu, Lider, Bora, Mehmet, Mustafa, Erdi (Dk. 56 Abdullah), Tufan, Hakan, Saffet, Umut (Dk. 78 Hüseyin), Caner (Dk. 64 Eren)
SARI KARTLAR: Dk. 54 Celal, Dk. 61 Oğuz Özden, Dk. 81 Hacı Mustafa (Bandırmaspor), Dk. 55 Caner, Dk. 59 Mehmet, Dk. 88 Mustafa, Dk. 89 Eren, Dk. 90 Sofu, Dk. 90 Hakan (Nazilli Belediyespor)
GOL:Yok
Ertem, " Sonuçlar puana yansımıyordu"
Spor Toto 2. Lig'de Lider Bandırmaspor ile 0-0 berabere kalan Nazilli Belediyespor'da teknik direktör Ahmet Kazım Ertem, maç sonu açıklamalarda bulundu.
Bandırma deplasmanının zor bir deplasman olduğunu belirten Ertem, puan almak için gittikleri deplasmandan 1 puanla döndüklerini söyledi. Lidere karşı çok iyi oynadıklarını ifade eden tecrübeli teknik adam, “ Ligin güçlü takımına karşı güzel bir mücadele ortaya koyduk. Güzel fırsatlar yakaladık ama değerlendiremedik. Geçtiğimiz 3-4 hafta içerisinde iyi oynuyor ama sonuçlar puana yansımıyordu. Bu zorlu deplasmana puan için geldik, kazabilirdik, maalesef bu şansı değerlendiremedik. Oyuncularıma teşekkür ediyorum. Bu maçla birlikte moral ve motivasyonları arttı. Kazanma istekleri tekrar ortaya çıktı” dedi.
PENALTILAR VERİLMEDİ
Hakem Emre Yıldırım’ın yönettiği maçta her iki takımında bariz penaltı pozisyonlarının olduğunu söyleyen Ertem, “ Bandırmaspor’un verilmeyen bir penaltısı var. Bunun üzerine bizimde verilmeyen 2 penaltı pozisyonumuz var, hakem maçı bu şekilde eşitledi” diye konuştu.
HABER:MEHMET ALİ CİNTOSUN
http://www.cizgigazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=4766
ZORUNLU AÇIKLAMA
* Öncelikle bir açıklama yapmam lazım biraz uzun olacak ama.Malum olduğu üzere bir süredir yazmıyordum ve yazmama kararımı da sosyal paylaşım sitesinden açıklamıştım.Sebepleri vardı elbette.Şimdi tekrar yazmaya başlama biliyorum sözümü tutamamama yani geri vites anlamı taşıyor.
Şöyle söyleyeyim ; Ben Nazilli dışında oturan öncelikle Nazillispor taraftarı ancak futbol da oynamış iyi bir futbolseverim.
(Beni tanıyanlar bilir Pamukspor genç takımında oynadım.O yıllarda mahallede Rıdvan Dilmen Abimizden sonra mahalleden futbolcu olacak 2.isim olarak görülüyordum.Sağlık sorunları,Üniversite okumayı seçmek v.s.gibi nedenlerle olmadı nasip değilmiş)
Stresli ve yoğun bir mesleğim var.Ancak hafta sonları futbol,basketbol,voleybol sporlarını takip ederek bu stresimi atma fırsatı buluyorum.-Gerçi stres daha da artıyor ya :)) - Bunun yanı sıra aile ve özel hayatım da var elbette.Burada da yaşadığımız ciddi sağlık sorunlarımız da var bilenler olduğu gibi.
-Peki hal böyleyken niye böyle bir blog sitesi açarak bu işe girdim ?
En önemli sebebim şuydu ; Ben ancak Yaz tatilleri gelebiliyorum Nazilli'ye.
Bu yaz değil önceki yaz geldiğimde fırsat bularak Nazillispor tesislerine giderek çocukluk arkadaşlarım olan Haluk Başkan,Masör Osman Özcan kardeşim ve o sezon yardımcı antrenör olarak çalışan Hasan Kanpolat hocamı ziyaret ettim.Sağolsunlar çok iyi karşıladılar.Haluk Başkan bana Nazillispor forması hediye ederek çok güzel bir jest yaptı,onore etti.Bir kere daha teşekkür ediyorum buradan.Bir kaç gün daha takımın antrenmanlarını izlemeye gittim.
Bursa'ya döndüğümde kafamda Haluk Başkan'ın jestine Ben de bir karşılık vermeliyim fikri vardı.Uzun süredir çeşitli platformlarda yazıp çiziyordum.
Fenerbahçe'nin en büyük taraftar platformu ''antu.com'' köşe yazarlığı yapmış,forumunda ''Duayen Üyelik'' yapmış,kendine ait aynen bu blog gibi futbol,basketbol,voleybol blog siteleri olan,çeşitli siteler,forumlar kurmuş yönetmiş biriydim.Yani yazma çizme işini iyi biliyordum o yüzden bir Nazillispor blog sitesi açayım ama hem arşiv hem güncel bir formatı olsun dedim.
Yaklaşık 1 Ay uğraştım arşiv için bilgi,belge toplamak için ancak çok zorlandım çünkü yeterli kaynak yoktu.En çok ''Nazillispor Facebook Sayfası''n dan yararlandım çok teşekkür ediyorum kendilerine.Epey iyi bir arşiv oldu blogta.
Güncel Maç yazılarını da arşivlik halde yapıyorum ki 5-10 yıl sonra birileri Nazillispor ile ilgili geçmişe yönelik benim yaptığım gibi bir çalışma yaparlarsa onlar benim gibi zorlanmasınlar diye.
Geçen sezon başladık belli bir kesime hitap ettik.Bu yaz Nazilli'ye gittiğimde gene sezon açılış çalışmalarına denk geldi şans eseri ve ilk 4 gün antrenmanları gene takip etmeye gittim aynı zamanda gene dostlarımızı ziyaret ettim.
Bu süre içerisinde bir keresinde Haluk Başkan,Hilmi Başkan,şimdiki Başkanımız Nurettin Başkan,yöneticiler,Menajerimiz Orhan İbiş ve bazı arkadaşlarla hem antrenmanı izleme hem sohbet etme fırsatımız oldu.Kafamdaki bazı soruları sorma şansı da buldum.Gayet samimi cevaplar aldım Haluk Başkan,Hilmi Başkan ve Nurettin Başkan'dan.Kulüp yönetiminin zorlukları,Türk futbolunun durumu v.s. epey bilgilendim.
Döndüğümde bu sezon daha farklı bir şey yapayım maç yazılarından ayrı dedim. ''Maç Öncesi Rakip Analizi'' ve ''Haftalık Genel Değerlendirme''ler de yapmaya başladım.Bu şekilde hem Nazillispor'a biraz daha fazla ilgi,farkındalık ve desteği arttırmak istedim.Geçen yıla göre haliyle takip edilme ve okunma oranı arttı.Öyle ki artık sadece Nazillispor Başkan,yöneticisi,futbolcusu ve taraftarı değil rakip takımların Başkan,Teknik Direktör,futbolcusu ve taraftarları tarafından da takip edilir hale geldik.
Bunu bir böbürlenme olarak söylemiyorum ''durum tespiti yapıyorum''
* Bu kadar uzun bir giriş niye yaptım ? Kim olduğumu,2 senedir hala amacımın ne olduğunu anlatamamış olduğum için.
* Neyse sezon başladı takım da iyi başladı Lider olduk falan işler iyi gidiyordu.Sonra bir turbulansa girdi takım ve haliyle bizim de ufak ufak eleştirilerimiz olmaya başladı ama kimsenin kişiliğine ne bir hakaret,ne bir kötü ima dahi etmedik sadece teknik bazda ve genel manada düşündüklerimizi yazıyorduk.
* Altay 1-0 mağlubiyetinden sonraki gün birden bire Hilmi Başkan'dan mesaj geldi ''İstifa ettim artık rahatlayabilirsiniz'' v.s.bir sürü itham.
Açıkcası şok oldum ve inanamadım.2 saat tartıştık içeriğine burada girmeyeceğim adeta istifadan Beni sorumlu tutuyor gibiydi.
Maçları izlemeden yorum yaptığımı,taraftar gibi davrandığımı,dışarıdan sallamak çok kolay olduğu,dolduruşa geldiğimi v.s v.s..
Evet ben maçları izleyemiyorum öyle bir şansım olmadığı için ama
''farklı görüşlerden 10'a yakın Nazillispor'u çok yakından takip eden'' arkadaşlardan her hafta görüş alıp kendi genel değerlendirmemi de
yaparak yazıyordum.Ve hiç bir gün de bizzat kendilerinden bu işin
zorluklarını öğrendiğim için kendisini ve yönetimini eleştirmedim.
Tek söylediğim 31 kişilik kadronun fazla olduğunu 24 kişi civarında bir
kadro olması gerektiğini fazladan 7-8 isimin maliyeti ile 1-2 iyi futbol alınabileceğini yazdım sadece.Ki bunu da ''Yönetim sınırlı imkanlarla hocanın eline 31 kişilik kadro verdi Adamlar üzerlerine düşeni yaptı '' diye yazdım.Hilmi Başkan bunu dahi eleştiri olarak algılamış.
Neyse uzatmayayım bu kısmı çünkü tartışmamızın sonunu tatlıya bağladık
özür diledi sağolsun ,geldiğinde anlatırım her şeyi dedi ve orada bıraktık.
* Ben de Empati yaparak kendisine hak verdim çok bunaldığı ve iyi bir ruh halinde olmadığı belliydi.Eleştirilerden bunalmıştı Bana patladı diyeyim :))
Umarım bu yazdıklarımdan da alınmaz yazmak zorundaydım çünkü yazmama nedenim o konuşmadan sonra alınmış bir karardan sonraydı.
* O dakikadan sonra Ben de belki de duygusal bir karar aldım kırılmıştım çünkü bu kadar emek veriyor,Yönetim ve Nazillispor'un yanındayken böyle haksız itham altında kalmak üzmüştü beni.Nazillispor da benim yazılarımdan zarar görecekse yazmayı bırakırım Nazillispor'un menfaatleri önce gelir dedim.
* Kararımdan sonra gerek açıktan yorumlarla,gerek özel mesajlarla,gerek telefonla arayarak pek çok hatta hiç tanımadığım Nazillisporlu ve başka takım taraftarlarından destek gördüm.Hatta Haftalık Değerlendirme yazılarımı koyduğum büyük bir taraftar forumunda başka takım taraftarı kardeşlerim
beni merak ettiklerini belirten mesajlar yazmışlar.
Herkese tek tek teşekkür ediyorum.
* 2 haftalık süreçte gözlemledim.Yazmamam Nazillispor'a bir şey kazandırdı mı ?
Pek sanmıyorum.Aksine zaten az olan ilginin giderek azaldığını gözlemledim.
Bunu düşünerek ve yukarıda belirttiğim pek çok takip edenimizi mahrum bırakmanın haksızlık olacağını düşünerek geri vites yaptım diyeyim.
* Tabii Nazillispor'da yeni bir dönem başladı.Nurettin Özkat yeni Başkanımız oldu.Öncelikle Hilmi Başkan'a yaptığı hizmetler,verdiği emekler için bir Nazillispor taraftarı olarak şahsen teşekkür ediyorum.
* Nurettin Özkat Başkanımıza gelince ;
Bir kez daha kendisine Hayırlı Uğurlu olsun Allah utandırmasın diyorum.
Yıllardır bu kulüpte büyük emeği olan,içimizden biri ve hak etmişti.
Kendisine ve yönetimimize her zaman desteğim bakidir.Yeter ki iletişim kanallarımız sürekli açık olsun.Ola ki yanlış bir bilgi aldık yazdık bizi uyarsınlar hemen düzeltelim.Hilmi Başkan gibi son dakikada patlamasınlar :))
* Bence Nazillispor camiasında en büyük sorunumuz ''İletişimsizlik''
Başkan,Yönetim kendi açılarından haklı argümanlar sunuyorlar,taraftarlar kendi açılarından haklı argümanlar sunuyorlar.Halbuki bir araya gelip,oturup pekala varsa yanlış anlaşılmalar ortadan kaldırılabilir.
* Sezon başında yazdığım
'DAHA İYİ BİR NAZİLLİSPOR İÇİN ' NELER YAPILMALI ?
şuradaki yazıda belirtmiştim ''Nazillispor Camiası 4 Sac ayağından'' oluşur.''Yönetim-Teknik Heyet/Futbolcular-Taraftar-Yerel Basın''
Bugün maalesef üzülerek görüyorum ki bu ayaklar sağlam değil.
İlişkiler kopuk.Bu ivedilikle giderilmeli.
* Umarım Nurettin Başkan bu konuda gerekli adımları atar.Çünkü başarılı olmak istiyorsak ''Birlik Beraberlik Şart''
Benim üstüme düşen bir şey olursa iletişim için seve seve hazırım.
* Aslında yaşadığım derin üzüntü içinde - bilenler var - benim değil Nazillispor başka hiç bir şey düşünecek halim yok.Ancak hayat devam ediyor ve benim kafamı dağıtmam,moralimi düzeltmem lazım ki etrafıma moral verebileyim.
Nazillispor da hayatımızın bir parçası tabii ayrıca.
* Bandırmaspor - Nazilli Belediyespor Maç Yazısından bu kadar uzun ve farklı bir giriş yeter ama ''Derdimi de anlatmam lazımdı '' sözden dönmek zor bir şey çünkü.Sanırım anlatabildim.
* Artık gelelim asıl başlık konusuna ;
1 PUAN İYİDİR
Bilindiği gibi 6.Haftadaki İnegölspor (1-0) maçından beri ne bir galibiyetimiz ne de 1 golümüz vardı.Kısaca yukarıda dediğim gibi adeta ''Turbulansa girmiştik''Rakibimiz Bandırmaspor ise son 5 maçını kazanmış en yakın rakibi Göztepe'yi deplasmanda 4 gol ile yenmiş ve 6 puan fark atmış istim üstündeki bir rakipti.
* Takımlar şu 11 ve dizilişler ile çıkmışlardı maça ;
Bandırmaspor ;
Nazilli Belediyespor ;
* Her iki takımında kazanacak kadar pozisyonları olmuş maça bizden giden arkadaşların ve Bandırmaspor taraftarlarının yorumlarından çıkardığım.
Tabii Bandırmaspor taraftarları Şampiyonluk yolunda 2 puan kaybetmenin de üzüntüsü ile olsa gerek bizim hiç pozisyonumuzun olmadığını,yerden kalkmak bilmediğimizi,penaltılarının verilmediğini,toplarının çizgiden çıktığı (66.dk.da Lider çizgiden çıkarmış),direkten döndüğü (Son dakikada Ali Kuleli'nin topu direkten dönmüş) topun onları sevmediğini v.s. söylüyorlardı.
Maça giden kardeşlerimizin ifadesine göre ise maç hiç de onların dediği gibi geçmemiş.4 net pozisyonumuzun olduğu.Özellikle Mustafa boş kaleye vuracakken ayağı çime takılmış,Caner boş pozisyonda golü atamamış gibi.
Hocamız da verdiği beyanat da Bandırmaspor'un penaltısının verilmediğini evet ama bizim de 2 penaltımızın verilmediğini söylüyor.Penaltımız verilmedi dedikleri pozisyonda top yerden sekerek baldırdan kola çarpmış böyle penaltı olmazdı.
* Neticede istim üstünde,formda Lider bir takımdan deplasmandan 1 puan ile dönmek iyi sonuçtur.Gücümüzü gösterir.
* Şimdi artık haftaya Bugsaşspor maçı ile birlikte ''gol ve galibiyet serisine''
başlamamız gerekiyor.
* ''6 '' gol ile 11.Hafta sonunda ''Grubun en az gol yiyen takımıyız ''
Bu önemli ve iyi bir şey.Gol yememek,zor gol yemek takım savunmasının iyi olduğunu da gösterir ''Bu takımın savunma karakterli önce yenilmeyeyim'' felsefesine sahip bir takım olduğunu da gösterir.
* Savunma konusu tamam güzel.Ancak esas sorunumuz ''golsüzlük''
Sezon başından beri maalesef ''Üretkenlik,yaratıcılık haliyle gol kısırlığı''
sorunumuz var.
* Hoca bu sorunu aşmak için çareler de arıyor aramıyor değil.
Eren oynadı,Sedat oynadı,maç içerisinde ikisini birlikte de oynattı.Bu hafta olduğu gibi ikisini de kesip Zahid'i denedi.Denemediği tek şey kaldı.
Osman Doğru genç kardeşimize hiç şans vermedi.Elbette antrenmanlardaki durumları hoca daha iyi bilir.Ancak şunu söyleyeyim ; ''Hocam nasıl Mehmet Ersavaş'ı kazandıysanız (Bu maçta da Bora ile birlikte en iyi oyuncumuzmuş)
Osman kardeşimizi de kazanabilirsiniz inanın.İlla pat diye 11'de oynatın demiyoruz haddimiz değil zaten en azından 18'e alıp gidişat da değerlendirebilirsiniz'' diye düşünüyorum.
* Sevindiğim bir diğer konu da Hüseyin Akoğlu Kaptanımızın Kupadaki 11 dakikalık süresinden sonra ilk resmi lig maçına çıkmasıydı.
78.dk.da Umut Koçin'in yerine girmiş.İnşaallah devamı gelir.
* Son dakikadaki Ali Kuleli'nin direkten dönen topunun şansımızın döndüğü bir an olması ve Bugsaş maçının artık bir çıkışa geçme maçımız olmasını diliyorum.
* Kalan 6 haftada mümkün olan en fazla puanı toplayıp Play Off hattından fazla uzaklarda kalmamayı devre arası transferinde yaşadığımız üretkenlik ve Gol sorununu çözecek 3 transferle ''Bu sezon Lig'de tutunmak asıl hedef gelecek sezon'' denilen yapılanma sezonunda neden Play Off oynamayalım diyorum.
* Nurettin Başkan'ın futbolculara 1 Lira dahi borcumuzun olmadığını söylemesi de sevindirici.Borçların azaltılarak Mali Disipline sahip bir takım olma hedefi de çok önemli bir realite şu anki Türk Futbol ortamında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder