25 Aralık 2015 Cuma

Murat Tosun Nazilli Belediyesporumuzda !!!!

1984 Doğumlu Aslen Kula Manisalı olan kanat / forvet oyuncusu Almanya Patentli.Futbola SV Tasmania-Gropiusstadt 73'ün altyapısında başladı. 
2005 yılında Tennis Borussia Berlin takımında Profesyonel oldu.
Daha sonra Türkiye kariyerine Karşıyaka'ya  transfer olarak başladı.

2005 - 2006 sezonundaki 19 maçta 4 gollük performansı  kendisini 
Ankaraspor ile 3,5 yıllık yeni bir maceraya taşıdı.79 maçta 14 gol 
attı Süperlig de ve 2009 - 2010 sezonu devre arası Ocak transferinde Trabzonspor'a transfer oldu.Trabzonspor'da umduğunu bulamadı sadece
6 maçta 1 gollük performans sergiledi.

2010 - 2011 sezonunda Konyaspor'a kiralandı orada da sadece 5 maç oynayabildi golü yok.
2011 - 2012 sezonunun devre arasında Trabzonspor'un
Pilot takımı 1461 Trabzon'a kiralandı ve burada 11 maçta 8 gollük 
performansı ile 2.Lig Kırmızı Grupta Şampiyonluk sevinci yaşadı.

2012 - 2013 sezonu başında Manisaspor ile 2 yıllık anlaşma imzaladı.
2 sezonda 41 maçta sadece 1 gol atabildi.11 Aralık 2013 de karşılıklı
anlaşarak ayrıldı ve sezon sonuna kadar boş geçirdi 7 Ay aradan sonra
2014 - 2015 sezonu başında PTT 1.Lig takımı Elazığspor ile anlaştı.
Burada 2 kez U21 takımı dahil 14 maçta 4 gol ile oynadı.
Ve bu sezon başında Kartalspor'a transfer oldu.Şu ana kadar 8 kez ilk 11'de
olmak üzere 12 maç oynadı 7 gol attı bunların 3'ü Penaltı,2'si kafa ile ve
2'si ayak ile.


* 2009 Yılında TFF'nin Tam Saha Dergisinin Ocak Sayısına verdiği 
geniş röportajından pasajlar ; 
* Almanya da eğitimini üniversite düzeyine kadar sürdürdüğü için
Türkiye'ye ancak 21 yaşında gelebildiğini söylüyor.
Türkiye'de yükselmek daha kolay
Neden kariyerini Almanya'da sürdürmek yerine Türkiye'ye gelmeyi seçtin?
Almanya'da futbol Türkiye'ye göre daha oturmuş. Profesyonellik daha üst düzeyde. Dördüncü lige kadar çok üst düzeyde oyuncular mevcut. Türkiye'yle kıyasladığınızda bir oyuncunun Almanya'da yükselebilmesi daha zor görünüyor. Türkiye'de birçok takımın altyapısı çok kaliteli değil ve fazla oyuncu yetişmiyor. Almanya'da ise bir dördüncü lig takımının altyapısı bile Türkiye'de Süper Lig takımlarının altyapılarının seviyesinde. Dolayısıyla Türkiye'de yükselebilmek daha kolay göründü.
Seni zaman zaman orta sahanın sağında, bazen de forvette izliyoruz. 
Gerçek mevkiin hangisi?
Almanya'da 10 numara gibi oynuyordum. Forvetin arkasında serbest oyuncuydum. Yani rahattım. Şimdi hocam nerede görev verirse orada faydalı olmaya çalışıyorum. Ama forvette daha iyi oynadığımı düşünüyorum.
Genç oyuncular baskı altında
Almanya'dan gelen oyuncuların Türkiye'ye uyum sorunu yaşadığını görüyoruz. Senin açından da böyle problemler oldu mu?
Aileden uzak yaşamak zaten başlı başına bir zorluk. Bir de Almanya'da büyüyen Türkler daha farklı. Biz Almanya'da çok daha rahat bir ortamda yetiştik. Mesela Almanya'da ağabey diye bir şey yoktur. Sadece arkadaş vardır. Türkiye'de ise aranızda 3-4 yaş olsa bile üzerinizde bir baskı oluşuyor. Maç içinde pas vermeyip de çalım attığınız zaman takımın ağabeyleri hesap sorar. Bu ortam genç oyuncuları eziyor. Avrupa'ya bakıyorsunuz, 17-18 yaşındaki oyuncular neler yapıyor. Türkiye'de genç oyuncuların rahat davranabileceği bir ortamın oluşması gerekiyor. Zaten futbolda genç oyuncu diye bir kavram kalmadı ki. Arsenal'de 17-18 yaşındaki oyuncular Şampiyonlar Ligi'nde oynuyor. Oyuncuyu serbest bırakacaksınız, saha içinde istediklerini yapabilecek. Türkiye'de genç oyuncu hep "Onu yapma, bunu yapma" diye ikaz ediliyor.
Biz genç oyuncuların şans bulamaması konusunda faturayı teknik adamlara ve onları buna zorlayan sisteme kesiyoruz ama senin anlattığın başka bir boyut. Demek ki genç oyuncuları sınırlayan bir de ağabeylik sistemi var.
Evet, ortam da genç oyuncuyu eziyor. Hele yurt dışından gelen bir oyuncuysanız takımın ortamına girebilmeniz için çok girişken olmanız lâzım. Hiç kimse durup dururken sizi arasına almaz. Ankaraspor'daki şansımız, Aykut Kocaman gibi bir teknik direktörle çalışmamız oldu.
Evet, konuyu oraya getireceğim. Batak ve Risp gibi çok tecrübeli iki yabancı oyuncunuz var ama Aykut Hoca o bölgede Muhammed'le Ediz'e şans verebiliyor. Forvette De Nigris var ama sen oynuyorsun.
Geçen sezon Aykut Hoca takımdan ayrılınca bunun sıkıntısını yaşadık. İyi oynamama ve iyi çalışmama rağmen yeterince şans bulamadım. İnanır mısınız, Aykut Hoca döneminde o kadar çalışmıyordum. İnsanlar bazı şeylerin değerini kaybettikten sonra anlıyor. Aykut Hocanın ayrılmasının ardından çalışma tempomu yükseltmeme rağmen ismi olan oyuncuları geçemedim. Türkiye'de birçok teknik adamın takımında, ismi olan oyuncuyu geçebilmek gerçekten zor. Çünkü teknik adamların büyük bölümü, "Aman bu hata yapar" diyerek genç oyuncunun yerine tecrübelileri tercih ediyor. Bu da Türkiye'nin şartlarından kaynaklanıyor. Lige baktığınızda bir-iki teknik adamın dışında uzun süreli çalışan bir antrenör göremiyorsunuz. Avrupa'da teknik adamlara güveniliyor ve genç oyuncular üzerine uzun vadeli planlar yapılabiliyor.
Başlangıçta beğendiğin, onun gibi olmak istediğin oyuncular var mıydı?
Ronaldo çok iyi bir oyuncuydu. Bugün için Cristiano Ronaldo öyle. Tabii onlar çok ekstra oyuncular. O düzeye yükselebilmek kolay değil. Türkiye'de ise Sivassporlu Sezer Badur'u çok beğeniyorum. Sakin ve rahat bir futbolcu. Zaten genç oyuncu için rahatlık çok önemli. Bülent Uygun ona güven duyuyor ve Sezer de bu güvenin getirdiği rahatlıkla başarılı oluyor. Almanya'da benim kaptanımdı, takımın 10 numarasıydı. Futbolcunun psikolojisi çok önemli. O psikoloji de bir saat içinde farklılık gösterebilir.
Nedir futbolcunun psikolojisini bozan şeyler?
Bazen aileden uzak kalmak olabilir. Özellikle genç oyuncular için içinde bulunduğu ortam çok önemli. Bir takımın aile olabilmesi çok önemli. Sırf "Paramı kazanayım, seneye başka bir takıma giderim" diye düşünmek yanlış. Bu anlayış ne oyuncuya ne de Türk futboluna fayda getirir.
Bugüne kadar çalıştığın teknik adamların içinde sana en büyük katkıyı kim yaptı?
Karşıyaka'da beni oynatan teknik direktör Hayrettin Gümüşdağ'dır. Nurullah Sağlam döneminde ise oynama şansı bulamadım. Beni tanımıyordu ve tecrübeli oyunculara şans veriyordu. Ama o gittikten sonra direkt oynadım. Ankaraspor'da en büyük şansım ise Aykut Hoca oldu. Bazen "Başka bir teknik adam olsaydı acaba Süper Lig'den geri döner miydim?" diye düşünüyorum. Tamam, insan kendine güveniyor ama size görev verecek olan teknik direktörün güven duyması da çok önemli.
İstikrar çok önemli
Teknik adamlar oyuncuyla konuşur ve "Senin şu özelliklerin iyi, şunları geliştirmen gerekir" gibi önerilerde bulunurlar. Antrenörlerin bu bağlamda sana neler söylüyor?
Aykut Hocamız dayanıklılığımı, oyun zekâmı ve top tekniğimi beğeniyor, son vuruşlarım konusunda ise daha dikkatli olmamı istiyor. Bir de istikrar önemli. Özellikle benim gibi genç oyuncular devamlılığın ne olduğunu bilmiyor. İki-üç maç iyi gidince her şeyin yoluna girdiğini zannediyor.
Bundan sonraki hedeflerin neler?
Takımım adına bu sezonu ilk beş sırada bitirmek istiyoruz. Kendi adıma ise her futbolcu gibi benim de hayalim üç büyüklerde oynayabilmek. İstanbul'da yaşamak, o seyircinin desteğini arkanda hissetmek güzel gerçekten. Ama basamak basamak düşünmek gerekir. Benim için bugünkü öncelik Ankaraspor'da başarılı olmak.
Her oyuncunun kafasında büyük takımda oynama hayali vardır diyoruz. Tamam da mesela sen o üç büyük takımın kadrosuna baktığında, "Ben şu takıma gitsem, şu oyuncunun yerine rahatlıkla oynarım" diyor musun?
Bunu her futbolcu söylüyordur. Zaten kendinize güvenmiyorsanız yanlış mesleği yapıyorsunuz demektir. Ancak bugün o büyük takımlarda oynayan oyuncuların da hakkını vermemiz gerekir. O oyuncular eski takımlarında bir başarı elde etmiş ki seçilmiş ve transfer edilmişler. Ama ben büyük takımda oynamanın daha rahat olduğunu düşünüyorum. Çünkü çok kaliteli oyuncularla birlikte oynamak gibi bir avantaja sahipsiniz.
Bugüne kadar hiç milli olmamışsın. Milli Takım'la ilgili hedeflerin var mı?
21 yaşıma kadar Almanya'da yaşadığım için çok göz önünde değildim ve bu nedenle hiç milli olamadım. Dediğim gibi basamak basamak düşünüyorum ve başarılı olup istikrar da sağlarsam Milli Takım'da oynayabileceğimi biliyorum.
Birçok teknik direktör de oyuncuların bu tavrından rahatsız. Türkiye'deki oyuncuların profesyonel olmadığından yakınıyorlar.
Bunu söyleyen antrenörler haklı. Türkiye'de profesyonel oldum ve ben de yanlışlar yaptım. Karşıyaka'da oynarken, antrenmandan sonra vücudumu dinlendirmem gerektiğini bilmiyordum. Üç-dört ay, kendi kendime "Neden böyle güçsüzüm?" diye düşündüm. Türkiye'de altyapı yeterli olmadığı için böyle bir sorun yaşanıyor. Şimdi Ankaraspor'da Batak'ı, Risp'i izliyorum ve profesyonellik adına dersler çıkarıyorum. Vitaminlerini alırlar, antrenmandan sonra dinlenirler, profesyonellik neyi gerektiriyorsa onu yaparlar.
Avrupa'da oynamak gibi bir hedefin de var mı?
Elbette var. Türkiye'yi küçük düşürmek istemem ama burada ciddi bir sorun yaşanıyor. Büyük takımlar sanki ayrı bir ligde oynuyormuş gibi. Biz de verdiğimiz emeğin karşılığını almak istiyoruz. Bu nedenle Avrupa'ya dönmek istiyorum.

* Röportajından biraz fazla bölümler aldım şundan dolayı evet 7 yıl önceki
bir röportaj ancak ilginç görüşleri var o dönem ki hedefleri,genç oyuncular
ve Profesyonellik ile ilgili düşüncüleri gibi bunlardan bugün ders çıkarıp
takımdaki kendisinden yaşı küçüklere ve gençlere aktarabilir umarım diye.

* Hakkında güvendiğim dostlarımdan aldığım bilgileri aynen veriyorum ; 
''Murat Tosun normal de çok kaliteli adamdı Abi
Yanlış bilmiyorsam Ediz Bahtiyaroğlu ile iyi arkadaştı
O öldükten sonra kariyeri düşüşe geçti çocuğun
Bu sene iyiydi ama Kartal neden bıraktı anlamadım
büyük ihtimal tek taraflı fesh etmiştir ''


Bir başka görüş ; 
''Kötü topçu be Abi.Çok iyi beslemek lazım Onu.
Bana göre yanlış tercih çok daha iyileri bulunabilir ''

Kartalspor taraftarı bir kardeşimden aldığım bilgi ; 
'' Murat Tosun 2 haftadır antrenmanlara çıkmıyor ve yıllık
iznini kullanıp devre arasını bekliyor fesh eder bu hafta sonu.
Ama dogru seçim değil bence. Manisa'daki Murat Tosun'dan 
eser yok.Çeviklik ve sürat gitmis sadece bitiricilik var. 
Hayırlı olsun umarım iş yapar ''

Ve en önemli referans Onu Kartalspor'a aldıran birlikte çalıştığı
(yeni istifa etti) Teknik Direktörü Özgür Zengin 
'' Murat Tosun iyi durumda.Her takımda şu an iş yapar ''

Olumlu ve Olumsuz görüşler var görüldüğü gibi.Bir kardeşimiz 
Manisa daki Murat Tosun dan eser yok dedi ama Manisa da 41 maçta
1 gol atmış ki burada kendisi de söylemiş ''sadece bitiricilik'' var diye
 bizim de en büyük sorunumuz ''Bitiricilik '' :)) 
Artı 5 Penaltı kaçırmış bir takıma Süperlig de 80 küsur maç oynamış
3 Penaltı golü atmış Penaltıcı bir forvet geliyor.


  Hayırlısı Olsun.Hoşgeldin ve Başarılar Diliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder