15 Haziran 2016 Çarşamba

Karagümrükspor'dan Stoper Cankut Atasoy Nazilli Belediyespor'da !!!

  -22 yaşında,1.88m.boyundaki genç Stoper futbola Silivrispor da başladı,Beşiktaş Altyapısından yetişti.
-2010-11 sezonunda Beşiktaş U18,2011-12 sezonunda A2 takımında oynadı.
-2012-13 sezonunu ise Göztepe A2 takımında oynadı.
2013-14 sezonunda 3.lig takımı Karagümrükspor'a 3 yıllığına transfer oldu.
Play Off'tan Şampiyon olarak 2.lige çıkan Karagümrük'te toplam 15
maç ve 2 gol,2 sarı,1 kırmızı kart ile oynadı.
-2014-2015 sezonunda sakatlığı nedeniyle hiç forma giymedi.
-Geçtiğimiz 2015-2016 sezonunda ise 7'si ilk 11'de 14 maçta 1 gol,
2 sarı kart ile oynadı.
-Kariyeri : 41 maçta 3 gol,8 sarı,1 kırmızı kart
- Kendisini tanıyan bir kardeşime sordum.
''Cankut iyi stoper.Savaşcıdır.İnatçıdır.Direkt oynayamaz,iyi bir 
alternatif olur.Sakatlık yaşadı,önünde tecrübeli isimler olduğu 
için fazla oynayamadı ''
- Ben de kendisini ''yetenekli,genç alternatif yatırım transferi olarak'' 
görüyorum.
- Hayırlı olsun.Hoşgeldin ve Başarılar diliyorum.

-Hakkında araştırma yaparken çok fazla bir bilgiye rastlayamadım
ancak çok güzel bir blog yazısına rastladım Beşiktaş altyapısında
oynarken şöyle ; 
‘Fergie Görmesin!’ Hüseyin Cankurt Atasoy
http://cartalete.blogspot.com.tr/2011/10/fergei-gormesin-huseyin-cankurt-atasoy.html

2010’un ilk baharında; Burak Yılmaz’lı, Kadir Ari’li, Furkan İyde’li, Erkut Şentürk’lü U16 takımının final maçı vardı Denizlispor’a karşı, üstelik televizyondan da yayınlanıyordu. Mustafa Denizli’nin şampiyonluk seremonisine çıkarttığı Erkut başta olmak üzere, sıkça adını duyduğum ve yukarına bahsettiğim isimleri izlemek için çok iyi fırsat doğmuştu kendi adıma. Sonuç olarak Beşiktaş U16 şampiyon olacaktı. Ben ise, nefis bir takım oyunu ortaya koyan çocukların hemen hepsini beğenecek, ama o ana kadar adını hiç duymadığım bir oyuncuyu çok özel bir noktaya koyacaktım: Cankurt Atasoy.Finalde çok iyi bir “defansif ortasaha” gösterisi sunmuştu Cankurt. Fiziğiyle sahada belirgin şekilde sırıtıyordu, sanki 23 Nisan vesilesiyle Norveç’ten getirilmişti… Futbolda oyun zekası olmadıkça, fiziki güç bir anlam teşkil etmez. Ama Cankurt’ta oyun zekası da çok belirgindi… Bunun yanı sıra ayağına da hakim gözüküyordu ki, takımın “leblebicisi” Recep Akkemik 15 gol atarken, Cankurt’un o sezon 10 gole sahip olduğu bilgisine henüz ulaşmamıştım…

Bir sezon sonra U18 formasıyla onu daha fazla izleme şansına eriştim ve attığı 10 golün, hiç de tesadüf olmadığını anlamam uzun sürmedi. Sıçrama ve zamanlama yeteneği çok iyi, ayrıca kafa hakimiyeti de… Bu durum ona, fizik olarak da üstünlük sağladığı alt yaş gruplarında oldukça fazla kafa golü imkanı sağlıyor. Ama bununla da sınırlı değil… Kendisi duran top konusunda Hierro model bir savunmacıdır; ya içeri girer kafa vurur, ya da frikiği, penaltıyı kendisi kullanır… İzlediğim bir maçta penaltı attı, kaleciye göre vurup terse yatırdı gayet.

“Savunmacı” diyorum, çünkü kendisini defansif ortasaha olarak tanısak da; U18’de stoper olarak devam etti ki, aslında duruma göre ortasaha da oynayabilen stopermiş zaten. Bir aralar Alex Ferguson bu tip savunmacıları çok severdi; O’Shea, Wes Brown gibi adamları stoper, bek, defansif ortasaha şeklinde dolaştırırdı… Bu konuda biraz değişmişe benziyor ama yine de Cankurt’u görmesin! İçindeki “komple defans” arzusu tekrar depreşebilir…Hemen her özkaynak yazısında “abartıyor mu acaba?” hissini uyandırabilirim. Aslında, bu tip yazıları zevkle yazdığım için size öyle geliyor, dikkat ederseniz sonuç olarak hiçbir oyuncuya “yardırır gider” şeklinde net konuşmuyorum. Sadece genel oyuncu profili üzerinden gidip, öne çıkan özelliklerinden bahsederek “gerisi ona kalmış” tarzında son noktayı koyuyorum. Ancak Cankurt için net konuşabilirim. Çok farklı özellikleri var, birçok konuda Avrupai. Fiziki gelişimi de oldukça hızlı gidiyor… En tepedeki fotoğrafın üzerinden 1.5 yıl geçmiş, henüz 16 yaşını doldurmamış haliyle bile “adam” görüntüsünde. Şimdiler de daha da kuvvetlenmiş ki, sene başında A Takım’la da antrenmanlara çıktı. Bunda Silivri çocuğu olmasının da etkisi büyüktür, 3 yaşından beri yüzüyordur herhalde...

Velhasıl, Beşiktaş’ta çok fazla potansiyel stoper mevcut. Sezer Özmen, Atınç Nukan, her ne kadar onu süpürücü ortasaha olarak görsek de Furkan Şeker, Burak Yılmaz;… Ama içlerinden en parlağını Cankurt olarak görüyorum. Bir stoperde; kafa hakimiyeti, ayak hakimiyeti, fizik, mental, taktik futbol birleşimi pek rastlanır bir şey değil. Hele ki bizim ülkede… En az anti göz pası timi (Muhammed, Erkut, Hasan Türk) ve 3*100 bayrak yarışı yapsa, sırıtmayacak hücum hattı (Ömer, Kadir, Ali İhsan) kadar, Cankurt - Atınç tandemini de zevkle izleyeceğinize eminim bu sene...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder